Tatilden sonra işe gitmek kadar zor bir şey olmasa gerek. Son zamanlarda herkesin #pazartesisendromu hashtagi ile paylaştığı fotoğraflar sosyal medyada fazlasıyla yayılmaya başladı. Benim içinde geçerliydi bir zamanlar. Şimdilerde ben bu hashtagi #sendromsuzpazartesi olarak kullanmaya karar verdim. Niye mi sendromsuz pazartesi?
Zorlukları da olsa, sıkıldığınız dönemler de olsa çalışıyor olmak kendi ayaklarının üzerinde durabildiğini hissetmek kadar güzel bir duygu yok sanırım… Çalışmanın verdiği özgüven, rahatlık, sosyalleşme duygularını başka hiç bir yerde ve aktivite de bulamıyoruz bu bir kesin. Zorlukları da olsa geleceğe yönelik ve doğru bir iş sahibi olmak gerçekten güzel bir duygu. Bu duyguyu hissederek sendromsuz pazartesiye başlamak hepimizin ihtiyacı. Bu duyguya nasıl mı sahip olacağız?
- Para; İşte ilk ve en etkili sebeplerden bir tanesi. İnsanın kendi kazandığı parayı harcaması ve dilediği gibi kullanması kadar güvende hissettiren bir şey olmamalı. Kendimizi şımartmak ve özgürce hayata tutunmak için para kazanmak zorundayız. Ve bunun en güzel yolu da kendi paramızı kazanmak.
-
En önemlisi saygı:
- Saygı; Hayatın en önemli kavramlarından bir tanesi de saygıdır. Öncelikle herkesin kendine saygısı olmalı. Bunun için üretken ve çalışkan olmak şart. Çalışarak kendimize olan saygımız ve bununla birlikte karşımızdaki insanların bize duyduğu saygı artacak. Bunu gerçekleştirebilmek ve hissetmek mükemmel bir şeydir.
- Sorumluluk; Bir insanda olması gereken en özel ve en önemli duygulardan bir tanesi de sorumluluk duygusudur. Sorumluluk duygusu olmayan bir kişinin hayat akışı hiçbir zaman istediği gibi olmayacaktır. En çok da iş hayatında edinebileceğimiz sorumluluk; bizim iç dünyamızdır. Bize nasıl yaşamamız gerektiğini, yeni bir güne nasıl başlamamız gerektiğini, neler yapmamız gerektiğini katar. Yani hayatımıza düzene koyar ve iyi hissetmemizi sağlar.
- Sosyalleşme; İş hayatında kazanılan arkadaşlıkların yeri her zaman ayrıdır hele ki aynı doğrultu da ilerlediğiniz, sizi sürekli ileriye götüren bir çalışma arkadaşınız varsa iş hayatınız da sürekli pozitif yönde ilerleyeceksinizdir. Sosyal bir insan olmak demek sosyal medya hesaplarınızda milyonlarca takipçiniz olması demek değildir. İnsanlarla iletişime geçebilmek, onlarla bir şeyler paylaşabilmek, karşındaki insanı anlayabilmek ve onun söylediklerine anlam yükleyebilmek demektir. Ve sosyalleşebilmek için iş hayatına adapte olmak kadar önemli bir etken yoktur.
İşte tüm bunları yaşayabilmek ve hissedebilmek için işinizi sevin. Yaşayarak ve hissederek kendinizi geliştirin
Hayatınızı, işinizi ve kendinizi çok sevin. Gülücük dolu sendromsuz pazartesiler…
